Fenerbahçe’nin yıldıza tenkit ve övgü: Gamsız mı, bencil mi? Evet, lakin atıyor

Spor Toto Üstün Lig’in 21’inci haftasında Fenerbahçe ile Kasımpaşa karşı karşıya geldi. Sarı-lacivertlilerin farklı galibiyetini spor müellifleri kaleme aldı. 

İşte Fenerbahçe – Kasımpaşa maçı sonrası yapılan değerlendirmeler…

SAVUNMA HARİÇ KUSURSUZ FENERBAHÇE / ERCAN GÜVEN

Fenerbahçe göz alıcı bir “takım” da… O grubu yaratan “terzinin” uzmanlığı mı sonlu, yoksa itina mi göstermiyor?.. Grubun ceketi çok şık… Yakıyor bakanı. Lakin pantolon uymuyor bir türlü!.. Ya bol ya dar ya kısa geliyor.
Önde diğer, artta öteki Fenerbahçe.
Oyun hoş, skor net, dönüş süper, taraftar şahane… Neden eksiklerden başladık işe?
Çünkü, her rakip Kasımpaşa üzere futbola şefkatle yaklaşıp, oynayıp oynatmaya çalışmıyor. Her rakibe yediğinden fazlasını atmak da çok güç. Parasız gol yememek daha yeterli değil mi?

Şampiyonluktaki rakibinin kazandığı haftada en azından dört puan farkı korumak için galibiyetten öteki devası olmayan, üstelik Kasımpaşa üzere ayakta çok top tutup pasta kararsızlıklar yaşayan bir rakipten, maçın birinci golünü nasıl yedi Fenerbahçe?..
Bomboş ve başıboş savunması yüzünden. Emsal bir durumu 38. dakikada da gördü kalesinde lakin Arao yerinde olunca durdurabildi rakibi.
Savunma tüm grubun işi denir; ispatı Fenerbahçe’nin 24’de yediğidir.

İsteyen Kasımpaşa golünün yarısını da şahane oynayıp dört gol atan Valencia’ya yazabilir! Bütün kadro önde rakibe basarken uzaktan saçma bir şut çekti Valencia, yetmezmiş üzere Donk’u nişanladı. Defansın vücuduna çarpan top uçtu gitti Kasımpaşa’ya kontratak oldu.

Aslında düzgün oldu Fenerbahçe’nin birinci golü yemesi. Maçın başındaki rehavet dağıldı, savunma teklese de hiç olmazsa atakta toparlandı. Hem de tüm heybetiyle. Toparlanması için her türlü şeye sahipti Fenerbahçe. Arda yeteneği, İrfan Can tekniği, Valencia ve Batshuayi gücüyle donatılmış, ortadan Zajc, savunmadan Ferdi ile desteklenmiş fevkalade bir hamle gücü vardı.

Batshuayi atmaya niyetlendiğinde Jesus’un çıldırıp alana haber yollamasıyla Valencia tarafından kullanılan, direkten döndükten sonra kaleci çizgiyi terk etti diye tekrarlanıp gole dönen penaltı, hem senaryosu yazılacak bir hikayeydi, hem de Fenerbahçe’nin dönüşüydü. Artık arka arda gelen Fenerbahçe akınları ve rakibi boğan önde baskısı geri dönmüştü. Birinci yarı bitmeden Valencia’nın gelen asiste bekletmeden usta işi vuruşuyla ikinci gol geldi ancak bu golü pası veren Arda, asisti yapan Ferdi ve harikulade vuran Valencia ortasında hisse etmek haksızlık olmazdı.

İkinci yarı alanda yeniden tıpkı agresif Fenerbahçe ve tekrar tıpkı futbolu engellemek değil oynamak niyetindeki savunma bilmez Kasımpaşa vardı ve farkın artması kaçınılmazdı. Hele “gol tamamlama üstadı” Valencia alandayken.
Valencia Arda’nın şandeli üst direkten dönünce tamamladı 3-1 yaptı, Batshuayi’nin şutu yan direkten dönünce tamamladı 4-1 yaptı skoru.
Fenerbahçe’nin önde baskısı da döndü, maçın son saniyesine kadar baskısı da Kasımpaşa karşısında… 90+2’deki Batshuayi’nin golü maçı noktaladı ve Valencia performansı karşısında ezilmemesini sağladı.

Evet… Fenerbahçe 5-1 üzere net bir skorla ve uygun adımlarla rakibine ikram ettiği tepe için yoluna devam ediyor. Fakat, Kasımpaşa galibiyeti Fenerbahçe’nin dört dörtlük hale geldiğini göstermiyor. Birincisi son 45’de hiç iş düşmediği için hiç kusur yapmayan ekibin savunması, Jesus ustanın elinde düzeltilmeyi bekliyor. İkincisi beş golün dördü Valencia’ya aitse, tüm yumurtalar tıpkı sepette hissi veriyor.
Kimse kusura bakmasın… Kazanırken uyarana dost deniyor.

GOL HÜKÜMDARI KİM OLUR? / BURCU KAPU

Fenerbahçe Kasımpaşa karşısında taraftarı memnun edecek ülkü bir 11 ile maça başladı. Golcülerin gerisinde iki yaratıcı oyuncu ve bir de Zajc ile atağa dönük bu takım daha müsabaka başlamadan çok şey vaadediyordu. Birinci gol Kasımpaşa’dan gelmesine karşın konuk ekibin skoru tutabilecek bir takımı ve oyun gücü olmadığı üzere bir de Hajrodinovic ve Eysseric’in merkezdeki top kayıpları kendileri ismine sonu hazırladı. Sarı lacivertliler birinci yarı her ne kadar kuvvetli bir oyun izletmemiş olsalar da büyük kulüp olma avantajını değerlendirip soyunma odasına önde gitti.

‘JESUS SONUNDA ARDA’YA FORMAYI VERDİ’

Hemen burada Arda’dan bahsetmek lazım. Yalnızca Fenerbahçe taraftarları değil futbol izleyicisi herkes haftalardır bu genç çocuğu daha fazla izlemek için hocayı eleştiriyordu. Jorge Jesus çok şükür sonunda Arda’ya formayı verdi. Yalnızca maç boyunca düşmeyen kalitesi ve performansıyla değil, ikinci golde yaptıklarıyla da gözlerimizin pasını sildi. Onun oyun aklına eşlik eden bir öteki özel oyuncu Ferdi ile birlikte hazırladıkları golde Valencia son dokunuşu yaptı. Fenerbahçe’nin, dönemin kalanı için şampiyonluk yarışında argümanlı olması için muhtaçlığı olan işte tam da ikinci golde yapılanlar. Öne geçmekten daha hoşu golün içerisinde 5-6 Fenerbahçeli oyuncunun birden olması. Pekala bu oyunculardan biri İrfan Can olur mu?

‘İRFAN CAN’IN BAŞI BİR TÜRLÜ OYUNDA DEĞİL’

İşte orası büyük bir muamma. Galatasaray maçında gördüğü laubali kırmızı karttan sonra teknik heyetin İrfan Can’a bir ceza vermeye gerek görmeyip çabucak birinci 11’e monte etmesini bilmiyorum siz nasıl buluyorsunuz? İrfan elbet yetenekli. Lakin tribünlerin ilgisini kazanmak için harcadığı enerjiyi saha içinde oyununa harcasa bu yetenekle diğer bir düzeyde olurdu. Ancak başı bir türlü oyunda değil. Gamsız halleriyle grubu daima bir kişi eksik bırakıyor. Aslında biraz izlese, muhtaçlığı olan her şey Ferdi’de mevcut. Ekibin tüm yükünü iki istikamette çeken, rakiple uğraşmayan, tribüne sempatik görünme sıkıntısında olmayan, her maç aklı yalnızca futbolda bir oyuncu. Ve bunu her maç istikrarlı bir halde sergiliyor. Şampiyonluğu takımında bu türlü özverili ve istikrarlı oyuncusu fazla olanlar yakalayacak.

‘GOL HÜKÜMDARI KESİN FENERBAHÇE’DEN ÇIKAR’

Peki ya Valencia? Onu bu tarifte nereye koymalıyız? Rakip yerleşmemiş, Fenerbahçe tüm çizgileriyle önde çoğalmış lakin Valencia 40 metreden şut deniyor, dönen top gol oluyor. Top kaybı desen var, top ezmek desen var. Kadro tüm gücüyle atağa çıkıyor o esnada Valencia başına nazaran bir işlerin peşine takılıyor, asla al-ver yapmıyor. Gamsız mı? Evet. Bencil mi? Evet. Lakin atıyor efendim. Tüm bu saydıklarıma karşın atıyor. Hem de bir tane değil, dört tane. Hem de neredeyse oynadığı her maçta. Bu dönem şampiyon kim olur bilmem lakin gol hükümdarı kesin Fenerbahçe’den çıkar.