Mustafa Sarp, Spor Arena’ya konuştu! “Bursaspor’u çok seviyordum ancak Galatasaraylıydım | Ertuğrul Sağlam dalga geçti | Pino, ego yaptı”

Gamze Türk sordu; son olarak Çaykur Rizespor’da Bülent Korkmaz’ın yardımcılığını üstlenen 42 yaşındaki deneyimli isim, Bursaspor’dan Galatasaray’a, Ertuğrul Sağlam’dan Bülent Korkmaz’a, Servet Çetin’den Arda Turan’a; meslek basamaklarının ayrıntılarını paylaştı

İşte o röportajdan öne çıkan ayrıntılar;

Yeni nesil teknik yöneticilerin performansını nasıl buluyorsunuz?

Çok başarılı buluyorum. Çağdaş Atan çok başarılı, Okan Buruk bizden yaş olarak bir tık üstte ancak yeni kuşak teknik yöneticilerden, Bülent korkmaz hakikaten o denli. Arda Turan, Selçuk İnan yeni başladı. Emre Belözoğlu son derece başarılı. Bu nesilde birçok teknik yönetici var. Olağan biz eski kuşak teknik yöneticilere çok şey borçluyuz. Çok şey öğrendik, çok şey gördük lakin futbol küresel arenada daima değişkenlik gösteren, kendini yenileyen ve güncellenen bir oyun haline geldi. Matematik ve stratejinin çok fazla işin içine girdiği, ikili diyalogların değerli olduğu bir oyun olmaya başladı. Yalnızca saha içerisindeki tertip bir teknik yönetici için kâfi değil. Yeni nesil teknik yöneticilerin görmüşlükleriyle birlikte, eksiklikleri tamamlama yeteneğine sahip olmaları kendilerine çok şey katıyor diye düşünüyorum.

Galatasaray’a transfer süreciniz nasıl gerçekleşti?

Ertuğrul hoca, ‘Seneye şampiyonluğa bir ekip kuruyorum. Burada çok seviliyorsun’ dedi. Hocaya, ‘Bursa’da çok memnunum lakin ben Galatasaraylıyım. Yaşım da 24-25 değil. Müsaade edin gideyim’ dedim. Sonra gidip Galatasaray ile anlaştım. Ben gittim Bursaspor şampiyon oldu. Şampiyon olduktan bir gün sonra ben değil Ertuğrul hoca beni aradı. Bütün sene benimle dalga geçti. Bursaspor’un yaşadığı şampiyonluk çok kıymetli bir şampiyonluk lakin kendi adıma Galatasaray’ı tercih ettiğim için pişman değilim.

Bursaspor’un şampiyonluk yaşayacağını bilseniz kalır mıydınız yoksa Galatasaray’a masraf miydiniz?

Çok samimi karşılık vereceğim. Bu çabucak kalırdım yahut giderdim diye karşılık verilecek bir soru değil. Zira Bursaspor çok büyük ve benim için özel yeri olan bir topluluk. Beni sevdiler, bağırlarına bastılar. Tekrar geriye gittiğimde dahi yuhalamadılar. Tekrar çiçek verdiler. Galatasaray’da gol attığımda birinci tebrikler daima Bursaspor topluluğundan geldi. Asla haklarını yiyemem. Çok sevilip çok güvenildiğiniz bir yerde, kesin de şampiyon olacağınızın garantisi varsa bir tık öne çıkartır. Bursaspor sıradan bir Anadolu kadrosu değil çok büyük bir topluluk. Orada o şampiyonluğu yaşamayı çok isterdim fakat bir sene sonra da Galatasaray’a gideceğimin garantisini alırdım.

Yıllar evvel Pino’ya verdiğin reaksiyon hala konuşuluyor. Neden o denli bir reaksiyon verdin?

Futbol tarihin sahanın içerisindeki tepkinin dışarıya yansıdığı tek şahısım. Ağız okuma değil ses olarak. Reklamın güzeli berbatı olmaz konumuna düştüm. Dışarıda beni her gören, ‘Abi Pino ile görüşüyor musun?’ diyor. Konumdan ötürü sövdüm Pino’ya. İkinci döneme çok berbat başladık. Aslında UEFA Kupası ön elemesinde çabucak elendik. Esasen işler güzel gitmiyor. Hiç Galatasaray üzere değil. Bir şeyler yerine oturmamış. Dakika 90. Çıkartacak boş kaleye atacağım. Orada şahsi egosuyla hareket etti. Sandalyede oturup bir şeyleri kıymetlendirmek ve sahanın içerisindeki adrenalin ortasında fark var. Sahanın içerisinde kalan bir şey. İnsanlara yansımayan ne hengameler ne küfürleşmeler, tekme tokat birbirine girmeler var. Bunlar okul grubu değil. Birçok orta noktada buluşulmuş hadisemiz var. Bu da onlardan biri. Yaşandı kaldı.

Galatasaray’dan ayrılık sürecinizde bir kırgınlık yaşadınız mı?

Oldu. Galatasaray’ın mali olarak da saha içerisinde de zahmetli bir devrine denk geldim.