Ankara tercihi İstanbul’u geçti
DUYGU ERDOĞAN – Depremde hasar alan konutlarını ya da risk nedeniyle memleketlerini terk edenler, devayı ülkenin batısına gerçek yönelmekte buluyor. Bu kapsamda bilhassa eş, dost, akraba, arkadaş teklifleriyle İstanbul, Ankara, İzmir üzere büyükşehirler tercih ediliyor. Bu kentlerde de sarsıntı riski yüksek olmasına karşın, depremzedeler hem ömür, hem istihdam imkanının yüksek olduğu vilayetlere yöneliyor. Son iki yıldır bir barınma krizini işaret eden yüksek kiralar başta olmak üzere konut fiyatları da bu göçten olumsuz olarak etkileniyor. Afet bölgelerinden en çok Ankara’ya göç yaşanıyor.
Artan talep piyasaya önemli fiyat artışları olarak yansıyor. Bu fiyat artışları depremzedeler başta olmak üzere kentlerde yaşayan herkesin konut arayışında en değerli risk olarak göze çarpıyor. Yanı sıra bir öteki bölümün ise zelzeleye karşı inançlı olduğu düşünülen daha az katlı ve yeni binalara olan talebi de fiyat artışlarını bu devirde tetiklemeye başladı.
Zam hengamesi da başladı
Türkiye’de ortalama satılık konut fiyat artışı aralık ayında yüzde 160’ı aşmış, birtakım kentlerde yüzde 200’ün üzerinde gerçekleşmişti. Konut kira fiyatlarındaki artışın ise hükümetin temmuz ayına kadar getirdiği yüzde 25 hududuna karşın yüzde 170’e dayandığı görülmüştü.
Deprem göçü öngörüsüyle ise İstanbul, Ankara, İzmir, Mersin, Konya üzere pek çok kentte fahiş artırım oranlarına karşı meslek örgütleri ve kamu tarafından çalışmalar yürütülüyor. Ancak buna karşın fiyat yükselişlerinin önüne geçilemiyor. Talep artışının tesiriyle kentlerde eski kiracılarla yapılan yeni artırım pazarlıkları ve mahkemelerde de artış görülüyor.
EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, gayrimenkule bağlı tedbirlerin süratle artırılması ve gayrimenkul piyasaları konseyi kurulmasının gerektiğine dikkat çekti. Turgut Yazıcı, “Ancak kira masrafları o kadar yüksek ki bu mevzuda bir harekette bulunamayan yüzbinler var. İvedilikle tedbirler alınması gerekli. Başka yandan kira artışlarına sınırlama getirildi fakat uyan yok, taciz yolu artış hengameleri devam ediyor. Artık bu sıkıntıların süratle çözümlenmesi gerekli, bu nedenle gayrimenkul ihtisas mahkemeleri kurulmalı ve kira davalarının çözümleme müddetleri hemen kısaltılmalı” dedi.
Afet bölgelerinden gerçekleşen göçün yönü
Son bir haftadır sarsıntının etkilediği kentlerden hayli ağır bir göç hareketi var. Bu kapsamda vilayetlere nazaran 6-20 Şubat bilgilerini derleyen Enuygun.com’a nazaran, sarsıntı bölgesindeki vilayetlerden en çok Ankara, İstanbul, İzmir’e ve afet bölgelerine yakın kentlere yönelme var. Vilayet il datalar şöyle:
Malatya: İstanbul, Ankara, İzmir
Gaziantep: Ankara, İstanbul, Mersin
Hatay: İstanbul, Adana, Ankara
Adana: Ankara, Antalya, İstanbul
Adıyaman: İstanbul, Ankara, Adana
Diyarbakır: Van, Ankara, Erzurum
Elazığ: Ankara, İstanbul, Diyarbakır
Kahramanmaraş: Ankara, İstanbul, Kayseri
Kilis: Ankara, İstanbul, Mersin
Osmaniye: Ankara, İzmir, İstanbul
Şanlıurfa: İstanbul, Ankara, Antalya
Az katlı binalara talep
Bulundukları kentlerde, sarsıntı riski nedeniyle taşınmak isteyenlerin sayısı da kıymetli bir yeni talep oluşturdu. Kentin risk haritası doğrultusunda gayrimenkul bölümünde kimi bölgelere yönelik ilgi artarken, bilhassa az katlı ve daha genç yaşlı binalara talep var.
Gayrimenkul Uzmanı İstek Turan aranan binalarda ‘yaş ve kat’ kriterinin ön plana çıktığını söyledi.
Özellikle İstanbul içinde bu arayışın dikkat cazibeli olduğunu anlatan Turan, “İstanbul’da genel olarak sarsıntı farkındalığı 1999 Gölcük sarsıntısı sonrası oluştuğu ve birebir hassasiyet inşaat dalına de yansıdığı için 2000 yılı ve sonrası yapılan binaların sağlam olduğu varsayılıyor. Binanın yaşı ile birlikte dikkate alınan öbür öge ise kat sayısı. Bu konutların fiyatları yüksek katlılara nazaran esasen daha fazlaydı, artık ortadaki fark uygunca açılıyor” diye konuştu.
