TCG İskenderun’un istekli tabibi: Depremzedelere seyirde müdahale ettik

Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki sarsıntılardan sonra Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kargo gemisi TCG İskenderun, bölgede misyon aldı. Yaralıların bir kısmı TCG İskenderun gemisi ile İskenderun Limanı’ndan Mersin’e nakledildi. Sahra hastanesine dönüştürülen gemi ile 3 seferde 327 hasta, Mersin’deki hastanelere götürüldü.

‘ÖNCE HASTANEDE SONRA GEMİDE ÇALIŞTIM’

Gemide istekli hekimlik yapan Ankara Bilkent Şehir Hastanesi Acil Tıp Kliniği öğretim üyesi Doç. Dr. Mehmet Ergin, zelzelede yaralanan hastaların nakli sırasında yaşadıklarını DHA’ya anlattı. Doç. Dr. Ergin, sarsıntının akabinde istekli olarak bölgeye gitmek üzere yola çıktığını, evvel İskenderun Devlet Hastanesi Acil Servisi’nde misyon aldığını söyledi. Sarsıntının ikinci günü tedavi süreci devam eden hastaların büyük bir çoğunluğunu TCG İskenderun gemisine naklettiklerini anlatan Doç. Dr. Ergin, “Yine sabaha karşı gemide sıhhat çalışanı muhtaçlığı olduğu bilgisi geldi. Bunun üzerine biz de grup olarak, acil servise yeni gelen gruba vazifesi devredip, TCG İskenderun gemisine geçtik” dedi.

‘ACİL SERVİSTEKİ TRİAJI UYGULADIK’

Doç. Dr. Ergin, TCG İskenderun’un olağanda kargo gemisi olduğuna dikkat çekerek, “Hem gemi kumandanının hem de yönetimin ve askerlerin gayreti ile bir sahra hastanesi oluşturulduğunu gördük. Yerlere matlar serilmiş, matların üzerine pak çarşaflar, yastıklar ve Mersin Vilayet Sıhhat Müdürlüğü’nden gelen tıbbi materyaller yerleştirilmişti. Birinci gün yaklaşık 100 kadar hasta aslında gemiye kabul edilmişti ve tedavileri başlamıştı. Takiben de salı sabahından perşembe akşamına kadar 3 sefer yapıldı. Bu 3 seferde toplam 327 hasta nakledildi. Hastalarımızı gemiye kabul ederken tekrar acil serviste uyguladığımız triajı uyguladık. Kırmızı kodlu hastaları gemi limana yanaştığında öncelikle ambulanslara teslim edebilmek için burun bölgesine yakın konuşlandırdık. Çocuk hastalar için başka bir zon, daha az acil hastalar için başka bir zon formunda, kırmızı, sarı ve çocuk formunda alanlar oluşturduk” tabirlerini kullandı.

‘BASİT MÜDAHALALERİ GERÇEKLEŞTİRDİK’

Doç. Dr. Ergin, gemiye kabul edilen hastalara birinci müdahaleyi yaptıklarını anlatarak, “Bu müddet zarfında kabul ettiğimiz hastaların damar yolunun açılması, hidrasyonunun başlanması, atellerinin uygulanması üzere kolay müdahaleleri bu gemide seyahat esnasında gerçekleştirdik. Burada bir nokta da ağrı kesici tedavisi. Zira birçok hastanın çok önemli ağrısı vardı. Ağrılarını azaltmaya çaba ettik. Bizim de daha evvel deneyimimizin olmamasına karşın bu 3 seferde 327 hasta taşındı. Bu halde ambulansların o bölgede tekrar vazifeye dönmesi imkanlı hale geldi. Çok sayıda hastanın İskenderun’dan Mersin’e nakli mümkün olmuş oldu” diye konuştu.

TCG İskenderun gemisinin seferleri sırasında yalnızca tıbbi müdahale değil, tıbbi ve insani yardımların da bölgeye ulaştırılmasında büyük rol oynadığını söyleyen Doç. Dr. Ergin, “Birinci seferimizi tamamladık, dördüncü sefere kadar biz hastaları tahliye ederken bir yandan da gemiye insani ve tıbbi yardım gereçleri yüklendi. Bu açıdan İskenderun-Mersin ortasında hasta tahliyesi yapılırken, Mersin’den İskenderun’a da tıbbi yardım ve insani yardım gereçleri taşındı” dedi.

‘KAYIPLARI OLAN HASTALARI DİNLEDİK’

Bölgede çalışan sıhhat çalışanını ruhsal olarak ayakta tutabilmek için beraberinde çalışan doktorlardan gemide oldukları mühlet zarfında toplumsal medyaya girmemelerini rica ettiğini söyleyen Doç. Dr. Ergin, “Ekip içerisinde herhalde en deneyimli tabiplerden biri bendim. Beraberimde bulunduğumuz tabip arkadaşlarımdan rica ettiğim şey, bilhassa kazazedelerin kıssalarının çok üzerine düşmemeleriydi. Zira herkesin acı kaybı var. Hasebiyle da öyküleri doğal ki duymamanız mümkün değil; lakin bu müddet içerisinde hem İskenderun acil servisinde hem de gemi ile İskenderun’dan Mersin’e sevk ettiğimiz hastalar içerisinde kayıpları olan hastaları dinledik. Bu müddette hastalara azamî yarar sağlayabilmek için açıkçası bu öyküleri biraz daha geride bırakmak lazım. Cuma günü bölgeye Bayraktar ve Sancaktar gemileri ulaşmıştı. İskenderun’da artık biz vazifemizi tamamlamıştık, sonra Ankara’ya döndük” sözlerini kullandı.